Prof. Dr. Murat GÖKALP
Kategori: Eğitim Bilimleri - Tarih: 02 Kasım 2025 17:32 - Okunma sayısı: 67
Prof. Dr. Murat GÖKALP
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Öğretim Üyesi
ÖĞRENME SÜRECİ, BEYİN TEMELLİ VE KUANTUM ÖĞRENME MODELLERİ
ÖĞRENME SÜRECI
Öğrenme süreci bireyin bilgi, beceri, tutum veya davranış kazanması ve bunları yaşamına uygulayabilmesi sürecini ifade eder. Bu süreç, sadece bilgi edinmek değil, aynı zamanda onu anlamak, ilişkilendirmek ve kalıcı hâle getirmekle ilgilidir. Daha ayrıntılı olarak açıklarsak:
Beynin Yapısı
Beyin, sinir sistemi içerisinde yer alan ve düşünme, duygu, hareket, bilinç, hafıza gibi süreçleri yöneten en temel organdır. Yaklaşık 1.4 kg ağırlığında ve ortalama 100 milyar nörondan (sinir hücresi) oluşur.
Beynin Ana Bölümleri
İnsan Nasıl Öğrenir?
Bu kuram, özellikle şu bilimsel kavramlarla ilişkilidir:
Öğrenme Beyinde Nasıl Gerçekleşir?
Öğrenme, nöronlar arasında yeni bağlantıların kurulması ve mevcut bağlantıların güçlendirilmesi ile olur. Bu sürece sinaptik plastisite denir. 1. Sinirsel Değişim (Nöronal Aktivasyon), 2. Sinaptik Bağlantıların Güçlenmesi, 3. Belleğe Aktarım
Öğrenme, beynin kendini yapılandırma ve yeniden organizasyon sürecidir.
Beynin yapısı, öğrenmeyi mümkün kılar. Öğrenme de beynin yapısını değiştirir. Yani iki süreç karşılıklı olarak birbirini etkiler. Bu ilişkiyi anlamak, hem bireysel öğrenmeyi hem de eğitim tasarımını daha etkin hale getirir.
NÖROFIZYOLOJIK ÖĞRENME KURAMI
Öğrenmenin temelinde beyindeki biyolojik ve sinirsel süreçlerin yattığını savunan bir yaklaşımdır. Bu kuram, öğrenmeyi yalnızca psikolojik ya da davranışsal bir süreç olarak değil, aynı zamanda sinir sistemiyle doğrudan ilişkili bir fizyolojik olgu olarak görür.
Nörofizyolojik öğrenme kuramı, özellikle nörobilim temelli eğitim yaklaşımlarının ve beyin temelli öğrenme modellerinin temel dayanağıdır. Bu kuramdan çıkan bazı eğitimsel ilkeler:
QUANTUM ÖĞRENME (KUANTUM ÖĞRENME)
Öğrenmenin hem bilimsel (nörolojik, psikolojik) hem de sanatsal (kişisel, duygusal, sosyal) yönlerini bir araya getiren, bütüncül ve dinamik bir öğrenme modelidir. Temeli, insan beyninin doğal öğrenme süreçlerine, nörolojik bilgilere, hızlandırılmış öğrenme tekniklerine ve NLP (Nöro-Linguistik Programlama) gibi yaklaşımlara dayanır.
Nörofizyolojik Öğrenme Kuramı, öğrenmeyi beyinde oluşan biyolojik değişimlerle açıklayan ve bu süreci duygu, çevre, tekrarla ilişkilendirerek ele alan modern bir öğrenme yaklaşımıdır.
Bu kuramın gücü, öğrenmeyi biyolojik ve psikolojik süreçlerin bir bütünü olarak açıklamasından gelir. Eğitimde, bu kurama uygun uygulamalar yapmak, öğrenmenin kalıcılığını artırabilir.
Quantum Öğrenmenin Temel Özellikleri
Quantum Öğrenmenin 7 Ana İlkesi
Beyin Temelli Öğrenme ile Kuantum Öğrenme Arasındaki Fark Nedir?
Beyin temelli öğrenme ile kuantum öğrenme arasındaki fark, beyin temelli öğrenmenin yalnızca beynin işlevlerine odaklanması ancak kuantum öğrenmenin bununla birlikte farklı öğrenme stillerini bir arada kullanmaya özen göstermesidir. Kuantum öğrenme, bireyin bütün yönlerini geliştirmek için birden fazla öğrenme yaklaşımının bir arada kullanılmasıdır. Örneğin kuantum öğrenme modeli ile yetişen bir birey hem etkili konuşup hem de etkili yazı yazabilir, bu kişilerin en belirgin özelliği çok yönlü olmasıdır
Hebb’e Göre Öğrenmede Faz Ardışıklığı Nasıl Gerçekleşir?
Tek bir bilgi, tek bir hücre grubuyla sınırlı değildir. Bir düşünce, hareket veya olay dizisi, birbiri ardına aktif olan farklı hücre gruplarıyla temsil edilir.Bu ardışık aktiviteler faz ardışıklığı olarak tanımlanır.
Örnek:
Bir köpeği gördüğümüzde: Görme hücre grubu aktif olur (köpeği görme). Bellek hücre grubu devreye girer (köpeği hatırlama). Duygusal hücre grubu aktive olur (köpek korkutucu mu sevimli mi?). Tepki hücre grubu davranış sağlar (yaklaşma, kaçma vb.).
Bu ardışıklık, zihinsel süreçlerin temel mekanizmasını oluşturur.
Caine ve Caine (1990) tarafından öne sürülen modelde öğrenmeyi etkileyen 12 temel ilke belirlenmiştir.
Beyin Temelli Öğrenmenin 12 İlkesi ve Örnekleri
|
# |
İlke |
Açıklama |
Sınıf Uygulaması / Örnek |
|
1 |
Beyin bir paralel işlemcidir. |
Aynı anda birçok işi yapabilir. |
Görsel sunu, grup tartışması ve dinleme etkinliği aynı anda yapılabilir. |
|
2 |
Öğrenme fizyolojiktir. |
Beslenme, uyku, hareket ve duygu durumu öğrenmeyi etkiler. |
Sınıf öncesi kısa egzersiz, hareketli etkinlikler, sağlıklı beslenme önerileri. |
|
3 |
Beyin anlam arar. |
Bilgi, öğrencinin hayatıyla bağlantılı olmalıdır. |
Matematik dersinde alışveriş örnekleriyle problem çözme. |
|
4 |
Anlam örüntüleme yoluyla oluşur. |
Beyin, bilgiyi örüntüler hâlinde organize eder. |
Zihin haritaları, kavram haritaları oluşturma. |
|
5 |
Duygular öğrenmeyi destekler veya engeller. |
Olumlu duygular öğrenmeyi artırır; stres azaltılmalıdır. |
Sınıf içinde ödüllendirme, empati kurma, güvenli ortam. |
|
6 |
Her beyin eşsizdir. |
Öğrencilerin öğrenme biçimleri farklıdır. |
Çoklu zekâ etkinlikleri, farklı öğrenme stillerine uygun çeşitlilik. |
|
7 |
Beyin hem detayları hem bütünü algılar. |
Hem büyük resim hem ayrıntılar önemlidir. |
Konuya genel giriş → detay örnekler → bütünleştirici etkinlikler. |
|
8 |
Öğrenme bilinçli ve bilinçdışı süreçlerle gerçekleşir. |
Öğrenciler farkında olmadan da öğrenirler. |
Sınıf posterleri, arka plan müzikleri, tekrar eden imgeler. |
|
9 |
Beyin düşünülenden daha çok kapasiteye sahiptir. |
Hafıza, yaratıcılık, problem çözme geliştirilebilir. |
Proje çalışmaları, açık uçlu problem çözme. |
|
10 |
Öğrenme hem odaklanmış hem çevresel algılarla gerçekleşir. |
Arka planda olup bitenler de öğrenmeyi etkiler. |
Sınıf ortamı düzeni, renkler, posterler, dinlendirici müzik. |
|
11 |
Öğrenme zorlanmalı ama baskı altında olmamalıdır. |
Uygun zorluk düzeyi gelişimi destekler. |
Problem çözmede kademeli zorluk artırımı, destek yapıları. |
|
12 |
Öğrenme sosyal bir süreçtir. |
İnsanlar birlikte daha iyi öğrenir. |
Grup çalışması, akran öğretimi, tartışma halkaları. |
Beyin temelli öğrenme, beynin nasıl çalıştığını anlamaya ve bu çalışma sistemine uygun öğrenme ortamları oluşturmaya dayanır.
“Öğrencinin beyni merkezdedir. Eğitimci, beyne uygun öğrenme ortamı tasarlayan mimardır.”
Bellek Türleri
Bellek genellikle üç ana türe ayrılır:
Kalıcı Bellek Nasıl Oluşur?
Kalıcı belleğe bilgi aktarımı aşağıdaki aşamalarla gerçekleşir:
Bilgiye odaklanılır ve anlamlandırılır.
Örnek: Bir kavramı deftere yazarken ona anlam yüklemek.
Örnek: Yeni öğrendiğiniz bir bilgiyle önceden bildiğiniz bir şeyi ilişkilendirmek.
Bilgi, uzun süreli belleğe sinirsel bağlantılarla (sinaptik güçlenme) yerleşir.
Bilgi, gerektiğinde belleğin uygun alanından çağrılır.
Kalıcı Belleği Güçlendirme Önerileri
Beyinde saklanan bilgileri geri getirme süreci, bellekten hatırlama (retrieval) olarak adlandırılır ve öğrenmenin kalıcılığı için kritik bir adımdır. Bu süreç, bilgiyi depoladığımız sinaptik bağlantılardan aktif olarak çağırmayı içerir. Bellekten bilgiyi geri getirmenin yöntemleri, hem öğrenme stratejileri hem de nörobilimsel mekanizmalar açısından önemlidir.
Geri Getirme Yöntemleri
Bellekten Geri Getirmeyi Destekleyen Faktörler
Beynin Bilgi Almaya Kapandığı Durumlar
Beyni Öğrenmeye Açık Tutmanın Yolları
Beyin temelli öğrenmenin unsurları arasında ilk sırada bulunan rahatlatılmış uyanıklık, öğrenmeyi olumsuz etkileyen faktörlerin elimine edilmesidir.
Kişiyi yoran, çok fazla uyaranın olduğu bir ortamda öğrenme süreci sekteye uğrayacaktır, rahat bir ortamda ise süreç daha kolay işleyecektir. Dolayısıyla ortam olabildiğince beynin rahatlamasını sağlayacak bir hale getirilmelidir. Böylece rahatlatılmış uyanıklık unsuru, beynin daha kolay öğrenmesini sağlar.
Beyin temelli öğrenmenin unsurları arasında ikinci sırada bulunan derinlemesine daldırma, öğrencinin bilgiyi zihninde canlandırması için uyarıcıların verimli olduğu ortamda bulunmasını sağlamaktır. Derinlemesine daldırmada öğrencinin öğrendikleri arasındaki farklılık ve benzerlikleri keşfetmesi, eleştirel düşünmesi sağlanır. Bunun için örnek olay, hikaye, senaryo gibi araçlar kullanılabilir. Derinlemesine daldırma, öğrenmeyi daha etkili hale getirmek için uygulanır.
Beyin temelli öğrenmenin unsurları arasında son sırada yer alan aktif süreçleme, öğrencinin bilgiyi içselleştirmesi için üst düzey düşünmeye teşvik edilmesidir. Aktif süreçlemede öğrenciye sorular sorulur. Bu sorular sayesinde öğrenci öğrendiklerini yeniden gözden geçirir ve yeni bilgiler öğrenmeye yönelir. Böylece üst düzey düşünme gerçekleştirilerek bilgi bütünleştirilir ve içselleştirilir.

01 Kasım 2025 22:43

01 Kasım 2025 14:05
01 Kasım 2025 19:34

01 Kasım 2025 07:53

01 Kasım 2025 14:21

02 Kasım 2025 17:32

02 Kasım 2025 11:55