Nirvana Sosyal

Anasayfa Künye Danışmanlar Arşiv SonEklenenler Sosyal Bilimler Bilimsel Makaleler Sosyoloji Fikir Yazıları Psikoloji-Sosyal Psikoloji Antropoloji Tarih Ekonomi Eğitim Bilimleri Hukuk Siyaset Bilim Coğrafya İlahiyat-Teoloji Psikolojik Danışma ve Rehberlik Felsefe-Mantık Ontoloji Epistemoloji Etik Estetik Dil Felsefesi Din Felsefesi Bilim Felsefesi Eğitim Felsefesi Yaşam Bilimleri Biyoloji Sağlık Bilimleri Fütüroloji Edebiyat Sinema Müzik Kitap Tanıtımı Haberler Duyurular Klinik Psikoloji İletişim
İzler ve Yansımalar - 2

İzler ve Yansımalar - 2

Edebiyat 15 Mayıs 2019 01:15 - Okunma sayısı: 1.988

...ince, kısık ve soylu bir ses de var; ancak gürültü ve uğultudan duyulmuyor.

İZLER VE YANSIMALAR - 2

“...ince, kısık ve soylu bir ses de var; ancak gürültü ve uğultudan duyulmuyor.”

SÜKÛNET

Kuru bir tokmağın ahmaklığıdır, sesi kendinden menkul sayması. Bir canlının ölü bir derisi kadar değerli değil halbuki; bunu tek başına anlamsız, işlevsiz ve değersiz kaldığı zamanda bile anlamaz. Deri’nin derinliğini ve sükûtunu anlayamamış tokmak, gürültüyü maalesef tek varlık sebebi saymaktadır. Ey ahmak tokmak! Derinin altına ulaşamayacak kadar güçsüz, iradesiz ve basiretsizsin; çünkü bunu denemen bile seni ömrünce işlevsiz ve gereksiz kılacaktır. Erişemeyeceksin!

Onca yapı neden farklı farklı boyası ve ışığı ile anlamsız bir görüntü ve gürültüyü yansıtırken; Süleymaniye’nin tek renk ve tek ışığıyla o devasa ve asırları aşan asil sükûtunu duyan var mı?
Şiir yazan adamın: “ Sonra Meryem, önce Zekeriyya; / sen de benim sükût orucumsun, Mâsivâ!” deyip susması nedendir acep?

Sağır edici derecede ağır olan sükûtu bilmeyen; anlamsız, gereksiz ve soysuz gürültüyle kalbini nasıl yamayacak? Gürültünün bir ipi bile yok. Olsaydı belki, urgana sarıla sarıla unardı; fakat nafile...

“ Ancak sükûtum erişiyor tahtına, yücesin! /
Bana yasaksın Mâsivâ,
Meyvedensin.”
diye bir tahtı işaret ediyor yine şiir yazan adam; sadece sükûtla erişilebilen...

Sükûtun ağır ağır, yüceye yücelmesine karşın; gürültünün izahsız bir acelesi vardır.
Onun için insanlar, sükûtu içlerine davet ederken; gürültüye kapı ve pencerelerini kapatırlar. Gürültü; hep dışa aittir, dışarıdan ve dışarıdadır. Hayati Koca Ankara İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı

İzler ve Yansımalar - 2

Yorumlar (0)

SON EKLENENLER
ÇOK OKUNANLAR
DAHA ÇOK Edebiyat
Kitap Eleştirisi: Okulsuz Toplum

Edebiyat29 Temmuz 2025 01:03

Kitap Eleştirisi: Okulsuz Toplum

CANIM ÖĞRETMENİM

Edebiyat15 Temmuz 2025 10:02

CANIM ÖĞRETMENİM

Hac Yolculuğu 2025

Edebiyat10 Temmuz 2025 23:50

Hac Yolculuğu 2025

Bozkırdaki Çekirdeğe Su Vermek: KÖY ENSTİTÜLERİ

Edebiyat06 Temmuz 2025 21:14

Bozkırdaki Çekirdeğe Su Vermek: KÖY ENSTİTÜLERİ

Kafamızın İçinde Ne Var?

Edebiyat25 Haziran 2025 10:56

Kafamızın İçinde Ne Var?

Kafamızın İçinde Ne Var?

Edebiyat25 Haziran 2025 10:56

Kafamızın İçinde Ne Var?

Bre Sen Çocuksun!

Edebiyat24 Haziran 2025 22:49

Bre Sen Çocuksun!

Jack London'ın Edebiyatında İroni ve Hiciv:

Edebiyat22 Haziran 2025 12:19

Jack London'ın Edebiyatında İroni ve Hiciv: "VII. Edward'ın Taç Giyme Günü"

Cahil Zekâsı veya Ayak Oyunları

Edebiyat17 Haziran 2025 19:38

Cahil Zekâsı veya Ayak Oyunları

John Steinbeck'in

Edebiyat16 Haziran 2025 15:58

John Steinbeck'in "Nobel Konuşması" Üzerine