Nirvana Sosyal

Anasayfa Künye Danışmanlar Arşiv SonEklenenler Sosyal Bilimler Bilimsel Makaleler Sosyoloji Fikir Yazıları Psikoloji-Sosyal Psikoloji Antropoloji Tarih Ekonomi Eğitim Bilimleri Hukuk Siyaset Bilim Coğrafya İlahiyat-Teoloji Psikolojik Danışma ve Rehberlik Felsefe-Mantık Ontoloji Epistemoloji Etik Estetik Dil Felsefesi Din Felsefesi Bilim Felsefesi Eğitim Felsefesi Yaşam Bilimleri Biyoloji Sağlık Bilimleri Fütüroloji Edebiyat Sinema Müzik Kitap Tanıtımı Haberler Duyurular Klinik Psikoloji İletişim
Mehmet ŞİŞMAN: Eğitimin Kültürel Temelleri

Mehmet ŞİŞMAN: Eğitimin Kültürel Temelleri

Eğitim Bilimleri 03 Eylül 2025 15:09 - Okunma sayısı: 558

Mehmet ŞİŞMAN: Eğitimin Kültürel Temelleri

Mehmet ŞİŞMAN: Eğitimin Kültürel Temelleri

Eğitim, Terbiye ve Maarif Kavramları

Kavramlar (mefhum); olgu, olay ve nesneleri adlandırma, sınıflandırma ve tanımlamada kullanılan soyut (mücerret) tasarımlardır. Terimler (ıstılah) ise, belirli bir bilim alanı ya da meslekle ilgili kavramları tanımlamak için özel anlamlar yüklenen kelime ya da kelime gruplarıdır. İnsan; dünyaya ilişkin algı, düşünce, duygu ve tasavvurlarını, konuşma ve yazı dilinin imkan ve sınırları içinde kavram, kelime ve terimler vasıtasıyla ifade eder. Bir dildeki bazı kelimelere başka bir dilde aynı anlamı veren karşılıklar bulmak, her zaman mümkün olmaz. Bu durum, Türkçedeki eğitim ve yönetim gibi pek çok kelimenin başka dillerdeki karşılığı için de geçerlidir. Eğitimde bilimsel araştırma, öğretim (talim) ve öğrenme (tahsil) süreçleri, dil aracılığıyla gerçekleşir. Eğitim araştırmacıları ve eğitimciler tarafından bazı kelime ve terimlere farklı anlamlar yüklendiğinde ortak bir eğitim dili oluşturmak mümkün olmaz; iletişim ve anlam çatışmalarının yaşanması kaçınılmaz olur.

Eğitim konusu; ülkelerin gündeminde önemli yer işgal eden konuların başında gelmekte olup her ülke, eğitim sistemini geliştirme, yeniden yapılandırma, eğitimde ve okulda reform gibi başlıklar altında bir takım iyileştirmeler gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Türkiye’de de özellikle geçen yüzyılın son çeyreğinden itibaren uygulanan Eğitimde Toplam Kalite Yönetimi, Planlı Okul Gelişimi Modeli, Milli Eğitimi Geliştirme Projesi, Eğitimde Kapasite Geliştirme Projesi, Yeni İlköğretim Programı gibi pek çok proje ile eğitim sisteminde iyileştirmeler gerçekleştirilmeye çalışılmıştır. Bunlardan sonuncusu, yakın zamanlarda Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adı altında uygulanmaya başlanmıştır.

Bu yazıda eğitim kelimesi, kısaca etimolojik yönden ele alınmış olup daha sonraki bir yazıda semantik açıdan ele alınacaktır. Diğer dünya dillerinde, örneğin Batı dillerinde eğitimle ilgili “education, training, pedagogy gibi” kelimeler, etimolojik ve semantik açılardan birbirinden farklı iken Türkçede bunların hepsini tek bir sözcük olarak “eğitim” ile karşılamak mümkün değildir. Türkiye Türkçesinde eğitim kelimesinin, 1930’lu yılların ortalarından itibaren başlayarak yaklaşık 90 yıllık bir geçmişi vardır Ayrıca bununla ilişkili olarak “eğitişim” şeklinde bir başka kelime de türetilmiştir. Eğitim, eğitici/eğiten ve eğitilen arasında işleyen tek yönlü bir süreç olarak görülürken eğitişim, ortaklaşa ve karşılıklı gerçekleşen (işteş) eylemi ifade etmektedir. Benzer biçimde yönetimle ilgili “yönetişim” olarak ifade edilen eylemle yönetim, paydaşlarla birlikte gerçekleşen bir süreç olarak görülmektedir. Bu iki kelime birleştirilerek “eğitim yönetişimi” olarak kullanılmaktadır. Örneğin İngilizcede yönetimle ilgili birden çok “management, administration, govenance vd.” kavram mevcut olup bunlardan ilk ikisi, Türkçeye “yönetim”, üçüncüsü ise “yönetişim” olarak çevrilmektedir. Halbuki bu kavramlardan ilki, daha çok işletme yönetimi (business management) şeklinde kullanılırken ikincisi, kamu yönetimi/amme idaresi (public administration) olarak kullanılmaktadır. Yönetişim (governance) ise, özelikle 1980’lerden itibaren kamu yönetimi alanında neoliberal ideolojinin de etkisiyle gündeme gelen yeniden yapılandırma çalışmalarıyla birlikte popüler olmuştur.

Osmanlı Devletinde Tanzimat Döneminden itibaren bugün eğitimle kastedilen anlamları kapsayıcı şemsiye ya da çatı kavram olarak “maarif” kelimesi kullanılırken Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan 1930’lu yıllara kadar eğitimle ilgili başat kavram “terbiye” olmuştur. Bugün terbiye kelimesi, Beden Terbiyesi Genel (Umum) Müdürlüğünün adı Spor Genel Müdürlüğü olarak değiştirildikten sonra sadece Talim ve Terbiye Kurulu’nun adında kalmıştır. Eğitim, hem maarif hem de terbiye ile kastedilen anlamları kuşatacak şekilde şemsiye bir kavram olarak türetilmiştir. Etimolojik yönden bakıldığında bunların her birinin kökeni ve semantik açıdan ifade ettikleri anlamlar, birbirinden oldukça farklıdır. Eğitim kelimesinin, Kaşgarlı Mahmut’un Divanu Lügat’it Türk, Yusuf Has Hacib’in Kutadgu Bilig adlı eserlerinde geçen “igi, igid vd.” kelimelerden yeniden canlandırma yoluyla ya da eğ-mek fiilinden türetildiği ileri sürülmekte olup kökeni hakkında araştırmacılar arasında farklı görüşler hakimdir. Eğitime yüklenen anlamlar yönünden “igitmek” ve “eğmek” eylemleri arasında akrabalık yoktur. Milli Eğitim Bakanlığı, son yıllarda eğitimle ilgili şemsiye ya da çatı bir kavram olarak “maarif” kavramını yeniden canlandırmaya çalışmakta olup geçmişte bu kavram, Eğitim Bakanlığı yerine, Maarif Vekaleti olarak Bakanlık adında da yer almıştır. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşundan sonra Eğitim Bakanlığı, Maarif Vekaleti (1923-1935), Kültür Bakanlığı (1935-1941), Maarif Vekilliği (1941-1946), Milli Eğitim Bakanlığı (1946-1950), Maarif Vekaleti (1950-1960), Milli Eğitim Bakanlığı (1960-1983), Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı (1983-1989), Milli Eğitim Bakanlığı (1989- ) olmak üzere zaman içinde farklı şekillerde adlandırılmıştır. Bu durum, zihniyet ve düşünce dünyamızda yaşanan çatışmanın bir sonucu olarak da yorumlanabilir. Ayrıca Türkiye Türkçesinde öteden beri Batı dillerinden geçmiş olan “pedagoji, pedagojik formasyon, pedagog” gibi kelimeler de kullanılmaktadır. Zira üniversitelerdeki “eğitim bilimleri bölümü”, daha önce “pedagoji bölümü” olarak kurulmuştu. Eğitim kelimesi, Türkiye Türkçesine özgü olup diğer Türk lehçelerinde başta terbiye/tarbiya, pedagoji olmak üzere farklı kelimeler kullanılmaktadır.

Kelime, kavram ve sembollerin ifade ettiği anlamlar üzerinde ortak bir anlayış gelişmezse insanların birbirini anlaması mümkün olmaz. Kelimelerin sözlük anlamı yanında bir alanda terim olarak kullanıldığında ona farklı anlamlar yüklenir. Türkçe literatürde eğitimle ilgili üretilmiş pek çok kavramlaştırma vardır. Türkçe sözlüklerin yeterli olmadığı durumlarda (örneğin, Eğitim Terimleri Sözlüğü gibi) terim sözlükleri geliştirilmiştir. Bunun ötesinde belirli bilim ve araştırma alanlarına özgü kavramları ve terimleri daha derinlemesine analiz etmek ve açıklamak için de ansiklopediler geliştirilmektedir. Bu bağlamda Türkiye’de yakın zamanlarda eğitim alanını da kapsayan ve TÜBİTAK tarafından desteklenen Sosyal Bilimler Ansiklopedisi bir başlangıç oluşturmuştur. Burada eğitim alanında yaklaşık 50 dolayında terim yer almıştır. Bir başka kapsamlı ansiklopedi çalışması ise eğitimle ilgili kavram, terim, kurum, eser ve şahsiyetleri kapsayacak şekilde TÜBA ve Türkiye Maarif Vakfı işbirliğinde hazırlanan Türk Maarif Ansiklopedisidir. Her iki ansiklopediye de Web ortamında online erişim imkanı bulunmaktadır. Bu ansiklopedilerin temel amacı, öğrenci, öğretmen ve araştırmacılar başta olmak üzere okuyuculara, sosyal bilimler ve eğitim bilimleriyle ilgili temel kavram ve terimleri ayrıntılı bir biçimde tanıtmaktır.

Dil, canlı bir varlık olup zaman içinde başka dillerden ödünç kelime ve terimler alarak değişir, gelişir ve zenginleşir. Günümüz açık toplumlarında dillere gümrük uygulamak mümkün olmayıp diller arasında etkileşim kaçınılmazdır. Türkiye Türkçesinde eğitimle ilgili her geçen gün başka dillerden ve kültürlerden aktarılan ya da çevirisi yapılarak Türkçe karşılık üretilen pek çok kelime ve terim vardır. Diğer yandan eğitim, dile dayalı eylemlerle (konuşma, yazma, dinleme, anlama) gerçekleşen bir süreçtir. Bu süreçte ortak dil önemli olup eğitim araştırmacısı, eğiten ve eğitilen, birbirini anlamadıkça eğitimle ilgili paydaşlar arasında ortak anlayış ve anlamlar inşa etmek de mümkün olmaz.

Yorumlar (0)

SON EKLENENLER
ÇOK OKUNANLAR
DAHA ÇOK Eğitim Bilimleri
Öğrenme Hakkındaki Eski Varsayımları Kullanmaya Devam Ediyoruz!

Eğitim Bilimleri10 Aralık 2025 20:43

Öğrenme Hakkındaki Eski Varsayımları Kullanmaya Devam Ediyoruz!

EĞITIMDE SESSIZ TEHLIKE  (Öğrencilerde Duygusal Yorgunluk)

Eğitim Bilimleri10 Aralık 2025 16:42

EĞITIMDE SESSIZ TEHLIKE (Öğrencilerde Duygusal Yorgunluk)

Bir Üst Ortaöğretim Kurumu Olarak Lise

Eğitim Bilimleri09 Aralık 2025 22:01

Bir Üst Ortaöğretim Kurumu Olarak Lise

ÇOCUĞUNUZUN KİMLİĞİNİ İPOTEK ALTINA ALMAYIN

Eğitim Bilimleri07 Aralık 2025 23:52

ÇOCUĞUNUZUN KİMLİĞİNİ İPOTEK ALTINA ALMAYIN

Toplumların Kaderini Yazdıran Güç: Eğitim

Eğitim Bilimleri07 Aralık 2025 01:43

Toplumların Kaderini Yazdıran Güç: Eğitim

Eğitim Felsefesi ve Cumhuriyet Eğitimi

Eğitim Bilimleri05 Aralık 2025 23:48

Eğitim Felsefesi ve Cumhuriyet Eğitimi

İLETİŞİM SÜREKLİ KONUŞMAK DEĞİLDİR

Eğitim Bilimleri01 Aralık 2025 10:31

İLETİŞİM SÜREKLİ KONUŞMAK DEĞİLDİR

Sanayi Çağının Mirası Okul Sistemiyle Nereye Kadar?

Eğitim Bilimleri30 Kasım 2025 19:49

Sanayi Çağının Mirası Okul Sistemiyle Nereye Kadar?

Yönetimin PUK Kodu  Prof. Dr. Necati CEMALOĞLU ile Aralık Ayı Röportajı

Eğitim Bilimleri30 Kasım 2025 16:50

Yönetimin PUK Kodu Prof. Dr. Necati CEMALOĞLU ile Aralık Ayı Röportajı

Dr. Ayhan Ural' ın Eğitim Politikası Kitabı üzerine Söyleşi

Eğitim Bilimleri30 Kasım 2025 09:13

Dr. Ayhan Ural' ın Eğitim Politikası Kitabı üzerine Söyleşi