Köy Enstitüleri Yaşasaydı Türkiye Bugün Nasıl Bir Ülke Olurdu? (4)

Sosyal Bilimler - Eğitim ve Demokrasi Kültürü Üzerindeki Etkileri

Eğitim ve Demokrasi Kültürü Üzerindeki Etkileri

Dr. Cemil KURT

Köy Enstitüleri, yalnızca öğretmen yetiştiren kurumlar değil, aynı zamanda demokratik bir toplumun temellerini atmayı amaçlayan bir vatandaşlık okulu niteliğindeydi. Bu yönüyle, eğitim ile demokrasiyi birbirinden ayrı düşünmeyen erken Cumhuriyet ideolojisinin en somut yansımasıydı.

  1. Katılımcı ve Demokratik Okul Kültürü

Enstitülerde öğrenciler, öğretmenlerle birlikte karar alma süreçlerine katılıyorlardı. Günlük iş bölümlerinden haftalık planlamalara kadar birçok konuda öğrencilerin söz hakkı vardı. Bu uygulama, bireylere sorumluluk bilinci, öz denetim ve katılımcı yurttaşlık davranışlarını kazandırıyordu.
Örneğin, 1943 yılında yayımlanan Köy Enstitüleri Talimatnamesi’nde “öğrencilerin işlerin yürütülmesinde aktif görev almaları” açıkça belirtilmişti (MEB, 1943).

Araştırmalar, bu katılımcı modelin bireylerde demokratik tutum geliştirdiğini göstermektedir.

  • Gökçe (2017), Köy Enstitüsü mezunlarının karar alma süreçlerinde daha paylaşımcı ve diyalog temelli davranışlar sergilediğini ortaya koymuştur.
  • Benzer biçimde Yıldız (2020), Köy Enstitülerinde görev yapmış öğretmenlerin meslek yaşamlarında “demokratik sınıf yönetimi” uygulamalarına daha yatkın olduklarını bulgulamıştır.
  1. Kadınların Eğitime Katılımı ve Toplumsal Dönüşüm

Köy Enstitüleri, kadınların eğitime erişiminde dönemin koşulları açısından devrimsel bir adım niteliğindeydi.
1940–1954 yılları arasında mezun olan yaklaşık 17.000 öğretmenden 2.341’i kadındı (MEB Arşivi, 1955). Bu oran, o dönem Türkiye’sinde yükseköğrenime katılan kadın oranından oldukça yüksektir.

Kadın öğretmenler, hem köylerde kız çocuklarının okullaşmasını artırmış hem de toplumsal cinsiyet eşitliği bilincinin oluşmasına öncülük etmiştir.

  • Sönmez (2018), Köy Enstitülü kadın öğretmenlerin kırsal bölgelerde “model birey” olarak algılandığını ve onların etkisiyle birçok köyde kız çocuklarının okula gönderilme oranının %40’a kadar arttığını belirtmektedir.
  1. Eleştirel Düşünce ve Yurttaşlık Bilinci

Köy Enstitülerinin öğretim programında yalnızca bilgi aktarımı değil, eleştirel düşünme, toplumsal sorgulama ve kolektif bilinç temel hedefler arasındaydı.
Öğrencilerden yalnızca dersleri ezberlemeleri değil, üretime katkı sağlayan düşünceler geliştirmeleri isteniyordu.

  • Bu yaklaşım, Freire’nin (1970) “özgürleştirici eğitim” anlayışına paralel biçimde, bireyi edilgen bir öğrenci olmaktan çıkarıp aktif bir özneye dönüştürmeyi amaçlıyordu.
  • Erdoğan (2021), Köy Enstitüsü eğitim anlayışının Türkiye’de eleştirel pedagojiye en yakın tarihsel örnek olduğunu vurgular. Bu anlayış, “itaatkâr yurttaş” değil, “sorgulayan yurttaş” yetiştirmeyi hedeflemişti.
  1. Köyden Başlayan Demokrasi

Köy Enstitüleri, köy yaşamını dönüştürmeyi hedeflerken demokratik değerlerin köylüye kazandırılmasını da önemsedi. Köy öğretmeni, yalnızca bir eğitimci değil; köy meclislerinin, tarım birliklerinin ve kültürel etkinliklerin düzenleyicisiydi. 1948 yılı itibariyle, Köy Enstitüsü çıkışlı öğretmenlerin görev yaptığı köylerde okullaşma oranı ülke ortalamasının %28 daha yüksek olduğu görülmektedir (Devlet İstatistik Enstitüsü, 1949).

Bu durum, eğitimin aynı zamanda demokratik katılımın aracı olarak işlediğini göstermektedir. Eğitim, yalnız bireysel bir kazanım değil, toplumsal bir örgütlenme biçimi haline gelmiştir.

Sonuç

Köy Enstitüleri, Türkiye’de eğitimi demokratikleşmenin bir aracı olarak gören en güçlü girişimlerden biriydi.

Eğer bu model sürdürülebilseydi, bugün daha yüksek bir yurttaşlık bilinci, toplumsal cinsiyet eşitliği ve yerel düzeyde daha güçlü demokratik yapılarla karşılaşmamız muhtemeldi. Enstitüler, sadece bilgi değil, sorumluluk, dayanışma ve eleştirel düşünce gibi demokratik erdemleri öğretmişti.

Kaynakça

Aydın, Z. (2019). Köy Enstitülerinde Demokratik Eğitim Uygulamaları. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi, 52(2), 147–169.

Devlet İstatistik Enstitüsü (1949). Milli Eğitim Göstergeleri Raporu. Ankara.

Erdoğan, F. (2021). Eleştirel Pedagoji Perspektifinden Köy Enstitüleri. Eğitim Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 11(3), 221–240.

Freire, P. (1970). Pedagogy of the Oppressed. New York: Continuum.

Gökçe, E. (2017). Köy Enstitülerinin Demokratik Tutumlar Üzerindeki Etkileri. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 33(4), 980–995.

MEB (1943). Köy Enstitüleri Talimatnamesi. Resmî Yayınlar.

Sönmez, M. (2018). Köy Enstitülü Kadınlar ve Kırsal Eğitimde Dönüşüm. Eğitim Tarihi Araştırmaları, 5(1), 63–84.

Yıldız, H. (2020). Demokratik Sınıf Yönetimi Uygulamaları: Köy Enstitüsü Mezunu Öğretmenlerin Deneyimleri. Eğitimde Nitel Araştırmalar Dergisi, 8(1), 115–136.