Yunus Emre Sen ben gibi bir insan, sıradan. Bu kişi içindeki derinliği arıyor daha ham fazında yani pişmemiş. Bu fazda iken Anadolu'da yokluk, kıtlık var. Bu Yokluk ve kıtlığın getirdiği bıkkınlık sıkıntılar hat safhada. Üstelik Moğollar da Anadolu halkına büyük eziyetler vermekte. Acaba Yunus Emre böyle bir durumda hangi tarafta yer almalı? Onu düşünüyor
Diyor ki öncelikle bu moğollarla ilgili yerde yer almayacağım. ikincisi düşünce tarzı emekçilerin özelliği: Durmadan ürün üretir. Üreteceğim.
Halk diyor ki “Yunus git bize buğday getir Hacı Bektaş Veli'den. Yunus'a eşeğiyle Hacı Bektaş'a giderken yolda alıç topluyor. Elim boş olmasın diyor. Bu alıcı Hacı Bektaş'a götürünce Hacı Bektaş diyor ki nefes mi istersin yoksa buğday mı? Yunus der ki ben nefesi ne yapayım insanlara söz verdim buğdayı götüreceğim. Hacı Bektaş'ta diyor ki bunun eşiğinin taşıyabileceği kadar buğdayı verin gitsin. Yunus Emre bunu alıyor yolun yarısında Bir
ben var benden içeri sesi diyor ki: “Sen ne yaptın? Yanlış yaptın git nefes al bu buğday biter.” Yunus tekrar dönüyor Hacı Bektaş'a diyor ki ben nefesi isterim. Hacı bektaş'ta diyor ki senin rızkını, nefesini Taptuk Emraha verdik git ondan al. Değerli Okurlarım: Emek böyle bir şey. Hiçbir zaman sona ulaşmaz. Sürekli ürün üretir. O yüzden de insanlar bu kıtlık, yokluk sırasında Yunus'un o içindeki içkinsel özelliği anlamak isterler. Bunu anlamak için de Yunusla konuşurlar fakat Yunus uzun süreli konuşmaz içinden geldiği gibi konuşur yani içkin olduğu durumu açıklar. Aşkınsallığa dökerek şiirler okur. Yunus'un inancına gelelim: Yunusun inancı klasik din inancı değildir. Yani tanrıyı ilahi aşk sevdayla sever. Cennet için sevmez.
Taptuk Emrah'ın yeri evidir, orası yuvasıdır. Oradan ayrılamaz ve der ki: Burada ben sürekli çalışıyorum ama bir türlü ermiş olmuyorum. Eren olamıyorum. Demek ki: Emek böyle bir şey yani sen Eren oldun sen yeter olgunlaştın denilen bir şey değildir. Aşkınsal dediğimiz hadise bir taşma olayıdır bu suretle Yunus Emre kendisini aşmıştır.
Sonuç olarak: Yunus'un bu olayını yorumladım. Başka yorumu siz de yapabilirsiniz. Bu aşkınsaldır. Yunus Emre de aşkınsal ilahi hal vardır. Kendi inancını üretmiş bir şahıstır. İtaat kültürünü kendi anlayışı çerçevesinde yorumlamış ve olgunlaşmıştır. O yüzden sezgisel davranmıyor Kendisi Anadolu halkına rehberlik edecek cümleler çıkarıyor. Mevlana'nın bir tane mezarı vardır Anadolu'da. Bununla beraber Yunus Emre'nin yüzlerce mezarı vardır. Çünkü insanlar yunusa inanmıştır. İnsanların acısını ancak emekle hafifleyeceğini davranışla göstermiştir. Paylaşımla bunun sosyal yönünün olabileceğini vurgulamıştır. Anlaşılan Yunus sen, ben ama o efsane. Bu estetik fenomenal. Kendinde, kendi yanında, kendisi için olan numen. Ne dersiniz?
Prof. Dr. Yaşar Bilge Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı