Karanlığı Aydınlatan Farlar ve Ayna
Bu sitedeki ilk yazım Killers of the Flower Moon (Dolunay Katilleri) filminin kısa incelemesi üzerineydi. Filmin daha kaliteli bir versiyonuyla karşılaşma fırsatım oldu ve tekrardan izledim. Daha öncesinden değinmem gereken iki şeyi bu vesileyle paylaşmak istedim. Yazın dünyası böyle bir şey olmalı sanırım. Bilimler, sanatlar ve edebiyatlar aracılığıyla kendi uygar hastalıklarımıza, karanlık dünyamıza, çürüyen, sorunlu hayatımıza ışık tutarız.
Martin Scorsese’nin Killers of the Flower Moon filmi muazzam bütçeyle hazırlanmasına rağmen ve son derece estetik ve önemli bir konuyu işlemesine ve usta oyuncuların müthiş performanslarına rağmen, bu filmin değerinin anlaşılmadığını düşünüyorum ve Scorsese gibi usta bir yönetmene gerçekten haksızlık edildiğini söylemeden edemem. Zira muhtemelen ilk defa sinemada, gerçekçi bir anlatımla, Amerikan kamuoyu kendi korkunç, akıl almaz cinayetlerinin iç yüzüyle karşılaşmıştı. Burada daha önce konuyla ilgili yazdığım için ayrıntıya değinmeyeceğim. Bunun için önceki yazıma bakılabilir: https://www.nirvanasosyal.com/h-1718-film-incelemesi-dolunay-katilleri.html
Bana kalırsa filmin pek çok sahnesinin gerçekten iyi düşünüldüğünü ve ustalıkla estetize edildiğini düşünüyorum. Bunların arasında özellikle iki sahnenin gerçekten ilham verici olduğunu söyleyebilirim.
Bunlardan ilki bir arabada William King Hale ile yeğeni Ernest Burkhart'ın suç ortaklığının yansıdığı ayna sahnesidir. Bu suç ortaklığı bir mirasa çökmeyle ilgili senedin imzalanması işidir. FBI ajanı Tom White, tam da bu suç ortaklığının aynaya yansıyan bölümünden işbirliğini soğukkanlılıkla gözlemler. Burada ayna adeta suç ortaklığının bir belgesi, kanıtı işlevi görür.
Filmin etkileyici ikinci sahnesi de FBI ajanlarının arabalarıyla, karanlıkta, bir mezrada bir araya geldikleri sahnedir. Arabaların farları karanlığın içinden süzülür. Farlar adeta ajanların Osage cinayetlerinin gizemini aydınlattıkları birer metafor gibi yan anlam işlevi görürler. Farlar, yalnızca fiziki anlamda karanlığa ışığı değil, toplumsal anlamda karanlık bir olaya aydınlığı da getirmiştir.
Martin Scorsese… Sen bir dahisin ihtiyar.
…….
Hamit Ölçer, AHBV, Sosyoloji, Doktora