Nirvana Sosyal

Anasayfa Künye Danışmanlar Arşiv SonEklenenler Sosyal Bilimler Bilimsel Makaleler Sosyoloji Fikir Yazıları Psikoloji-Sosyal Psikoloji Antropoloji Tarih Ekonomi Eğitim Bilimleri Hukuk Siyaset Bilim Coğrafya İlahiyat-Teoloji Psikolojik Danışma ve Rehberlik Felsefe-Mantık Ontoloji Epistemoloji Etik Estetik Dil Felsefesi Din Felsefesi Bilim Felsefesi Eğitim Felsefesi Yaşam Bilimleri Biyoloji Sağlık Bilimleri Fütüroloji Edebiyat Sinema Müzik Kitap Tanıtımı Haberler Duyurular Klinik Psikoloji İletişim
Mükemmeliyetçilik: Başarıya götüren bir yol mu, yıpratıcı bir tuzak mı?

Mükemmeliyetçilik: Başarıya götüren bir yol mu, yıpratıcı bir tuzak mı?

Psikoloji-Sosyal Psikoloji 25 Mart 2025 17:05 - Okunma sayısı: 377

Psikolog Melike Şengül

Mükemmeliyetçilik: Başarıya götüren bir yol mu, yıpratıcı bir tuzak mı?

"Mükemmel" kelimesi hepimizin kulağına hoş gelir. Bir işi hatasız yapmak, kusursuz sonuçlar elde etmek veya hayatımızın her alanında "en iyi" olmak fikri oldukça caziptir. Ancak mükemmeliyetçilik gerçekten hayalini kurduğumuz başarıya ulaşmamızı sağlayan bir güç müdür, yoksa bizi farkında olmadan yıpratan bir tuzak mıdır?

Mükemmelliyetçilik nedir?

Psikoloji literatüründe mükemmeliyetçilik, kişinin kendi değerini başarı ve performansa dayandırması sonucu, gerçekçi olmayan beklentilerle hareket etmesi, sürekli olarak hatasızlığı hedeflemesi ve kendisini bu yüksek standartlara ulaşmaya zorlaması olarak tanımlanır. İlk bakışta disiplin ve motivasyon kaynağı gibi görünen bu yaklaşım, zaman içinde bireyin kendini sürekli yetersiz hissetmesine, yoğun kaygı ve stres yaşamasına ve hatta psikolojik sağlığını olumsuz etkileyen ciddi sorunlara yol açabilir.

Hepimizin hayatında "daha iyi olabilirim" düşüncesi zaman zaman yer alır. Ancak mükemmeliyetçi bireyler, bu düşünceyi yaşamlarının temel bir ilkesi haline getirir. Yüksek hedeflere ulaşamadıkları durumlarda yoğun suçluluk, utanç ve başarısızlık duygularıyla mücadele ederler. Üstelik başarıya ulaştıklarında bile bunun tadını çıkaramaz, sürekli "daha iyi olabilirdi" fikrine takılı kalırlar.

Araştırmalar, mükemmeliyetçiliğin anksiyete, depresyon, tükenmişlik ve hatta obsesif-kompulsif bozukluk gibi psikolojik sorunlarla yakından ilişkili olduğunu ortaya koymuştur. Özellikle "maladaptive" yani “uyumsuz mükemmeliyetçilik” dediğimiz tür, kişinin kendisine gerçek dışı standartlar koyduğu, bu standartlara ulaşamadığında da öz eleştirisini acımasızca yaptığı bir döngü yaratır. Bu da başarı yerine çoğunlukla psikolojik tükenmişliğe götüren bir süreci başlatır.

Öte yandan, olumlu yönleri de olan bir mükemmeliyetçilik türü de vardır ki, literatürde "adaptive" ya da “uyumlu mükemmeliyetçilik” olarak geçer. Bu kişiler yüksek hedefler belirleyip, bu hedeflere ulaşamadıklarında bile kendilerini cezalandırmak yerine hatalardan ders çıkarmayı tercih ederler. Böylece mükemmeliyetçilik, kişiyi motive eden, başarıya götüren sağlıklı bir araç haline dönüşür.

Peki, kendimizi mükemmeliyetçiliğin yıpratıcı etkilerinden nasıl koruyabiliriz?

Öncelikle, hataların öğrenmenin doğal bir parçası olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Her hatanın bizi biraz daha geliştiren bir tecrübe olduğunu görmek, kendimize olan yaklaşımımızı daha şefkatli hale getirebilir. İkinci olarak, kendimize ulaşılabilir ve gerçekçi hedefler koyarak küçük başarılarımızı kutlamayı öğrenmeliyiz. Bu yaklaşım, sürekli "daha fazlası" diyen iç sesi hafifletir. Üçüncü olarak, kendimizle konuşurken kullandığımız dili fark edip, sert eleştiriler yerine destekleyici ve motive edici ifadeler kullanabiliriz. Ayrıca, gerektiğinde profesyonel destek almanın önemini kabul etmek ve yakın çevremizle duygularımızı paylaşmak, mükemmeliyetçilik kaynaklı stresi azaltabilir.

Sonuç olarak mükemmeliyetçilik, kişisel gelişim yolunda bize eşlik eden ancak yönetilmesi gereken hassas bir denge unsurudur. Onu nasıl kullandığımız, başarı hikayemizi yazmak veya kendi önümüze engeller çıkarmak arasındaki ince çizgiyi belirleyecektir. Unutmayalım; mükemmel olmaktan ziyade, "yeterince iyi" olmak, çoğu zaman bize çok daha büyük ve kalıcı bir başarıyı getirir.

Psikolog Melike Şengül

melike.sengul@asbu.edu.tr

Kaynaklar:

  • Hewitt, P. L., & Flett, G. L. (1991). Perfectionism in the self and social contexts: Conceptualization, assessment, and association with psychopathology. Journal of Personality and Social Psychology, 60(3), 456–470.
  • Stoeber, J., & Otto, K. (2006). Positive conceptions of perfectionism: Approaches, evidence, challenges. Personality and Social Psychology Review, 10(4), 295–319.
  • Rice, K. G., & Ashby, J. S. (2007). An efficient method for classifying perfectionists. Journal of Counseling Psychology, 54(1), 72–85.

Yorumlar (0)

SON EKLENENLER
ÇOK OKUNANLAR
DAHA ÇOK Psikoloji-Sosyal Psikoloji
SANAL ALEMDE EL ALEM NE DER! SOSYAL MEDYA BAĞIMLILIĞI

Psikoloji-Sosyal Psikoloji14 Temmuz 2025 14:10

SANAL ALEMDE EL ALEM NE DER! SOSYAL MEDYA BAĞIMLILIĞI

Dijital Dünyanın Görünmeyen Yükü: Çocuklarda Dijital Baskı

Psikoloji-Sosyal Psikoloji03 Temmuz 2025 18:47

Dijital Dünyanın Görünmeyen Yükü: Çocuklarda Dijital Baskı

‘BEN İLLÜZYONU’NDAN KURTULMA HALİ DEREALİZASYON

Psikoloji-Sosyal Psikoloji27 Haziran 2025 23:24

‘BEN İLLÜZYONU’NDAN KURTULMA HALİ DEREALİZASYON

GELİŞMELERİ KAÇIRMA KORKUSU (FoMO) NEDİR?

Psikoloji-Sosyal Psikoloji13 Haziran 2025 19:49

GELİŞMELERİ KAÇIRMA KORKUSU (FoMO) NEDİR?

“Yaraları Boyamak” ADOLESCENCE / ERGENLİK (2025)

Psikoloji-Sosyal Psikoloji12 Haziran 2025 20:58

“Yaraları Boyamak” ADOLESCENCE / ERGENLİK (2025)

Yapıcı Bir İletişim: Ben Dili

Psikoloji-Sosyal Psikoloji12 Haziran 2025 20:13

Yapıcı Bir İletişim: Ben Dili

Ayaklar Ne Konuşur? Çocukların Sessiz Mesajlarını Dinlemek Üzerine

Psikoloji-Sosyal Psikoloji02 Haziran 2025 21:53

Ayaklar Ne Konuşur? Çocukların Sessiz Mesajlarını Dinlemek Üzerine

Kendinizi Suçüstü Yakalayın! Suçluluk Psikolojisi

Psikoloji-Sosyal Psikoloji02 Haziran 2025 20:43

Kendinizi Suçüstü Yakalayın! Suçluluk Psikolojisi

ŞİDDET ÜZERİNE SÖYLEŞİ - 3

Psikoloji-Sosyal Psikoloji28 Mayıs 2025 23:58

ŞİDDET ÜZERİNE SÖYLEŞİ - 3

Bilinçli Farkındalık (Mindfulness): Anda Kalmanın Gücü

Psikoloji-Sosyal Psikoloji28 Mayıs 2025 01:18

Bilinçli Farkındalık (Mindfulness): Anda Kalmanın Gücü