EĞİTİM YÖNETİCİLERİNİN KARŞILAŞTIĞI OLASI SORUNLAR ve ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Kategori: Bilimsel Makaleler - Tarih: 03 Eylül 2019 22:01 - Okunma sayısı: 2.423
Prof. Dr. Ali Rıza ERDEM, 1964 yılında Acıpayam’da doğdu. İlkokul, ortaokul ve lise eğitimini Acıpayam’da aldı. 1984 yılında Denizli Eğitim Yüksekokulunda ön lisans eğitimini tamamladı. 1986 yılında Milli Eğitim Bakanlığında sınıf öğretmeni olarak göreve başladı. 1993 yılında Hacettepe Üniversitesinde lisans eğitimini tamamladı. 1995 yılında araştırma görevlisi olarak yükseköğretimde göreve başladı. 1996 yılında Gazi Üniversitesinde yüksek lisans, 2002 yılında Dokuz Eylül Üniversitesinde doktora eğitimini tamamladı. 2002 yılında yardımcı doçent, 2009 yılında doçent ve 2014 yılında profesör ünvanlarını aldı. Halen Adnan Menderes Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Eğitim Yönetimi Anabilim Dalında profesör olarak çalışmaktadır.
Prof. Dr. Ali Rıza ERDEM’in:
adlı kitapları ve çeşitli bilimsel, mesleki, kültürel dergilerde yayınlanmış makaleleri bulunmaktadır.
Eğitim yöneticilerinin, mesleki anlamda en başta yaşadığı sorun “sorumluluklarının fazla, buna karşılık yetkilerinin az olması”dır. Eğitim yöneticilerinin üzerine aldığı sorumlulukları gereği gibi yerine getirebilmesini sağlamak için sorumlulukları oranında yetkilendirilmesi gerekmektedir. Buradaki temel kaygı eğitim yöneticilerinin yasal sınırlar dışına çıkarak yetkisini kullanabileceği olasılığıdır. Fakat bu kaygı sorumluluk ve yetki dengesinin gözetilmemesini gerektirmemektedir. Aksine sorumluluk ve yetki dengesinin sağlanması eğitim yöneticilerinde kendine duyulan güvenin bir göstergesi olarak algılanacak ve sorumluluklarını yerine getirirken yetki kullanımında daha duyarlı olacaktır.
Eğitim yöneticilerinin, mesleki anlamda yaşadığı diğer bir önemli sorun ise “eğitim yöneticilerini ilgilendiren eğitim sistemindeki değişiklik karar(lar)ında, eğitim yöneticilerinden yeterli görüş alın(a)maması”dır. Eğitim sisteminin amaçlarının en üst düzeyde gerçekleştirilmesi, her derecedeki okulda görev yapan eğitim işgörenlerinin eğitim sisteminde yapılacak ilgili değişiklik karar(lar)ına etkin katılmasıyla daha olasıdır. Özellikle, eğitim sisteminin amaçlarının en üst düzeyde gerçekleştirilmesi için okuldaki madde ve insan kaynaklarını koordine etmekle sorumlu eğitim yöneticilerinin, eğitim sisteminde yapılacak ilgili değişiklik karar(lar)ına etkin katılımının sağlanması büyük önem taşımaktadır.
Eğitim yöneticilerinin, sendikal anlamda karşılaştığı en önemli sorun “eğitim sendikalarının eğitim yöneticiliğinin meslekleşmesinde, eğitim yöneticilerinin haklarını korumada ve geliştirmede çabalarının yeterli olmaması” olarak karşımıza çıkmaktadır. Eğitim sendikalarının temel amacı, eğitim yöneticileri de dâhil olmak üzere tüm eğitim işgörenlerinin haklarını korumak ve geliştirmektir. Eğitim sendikalarının en başta eğitim yöneticiliğinin meslek olarak kabul görmesi için daha etkin mücadele etmesi, eğitim yöneticiliğinin meslekleşmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Eğitim sendikalarının, eğitim yöneticiliğinin meslekleşmesi ve eğitim yöneticilerinin haklarının geliştirilmesi için “Eğitim Yöneticiliği Meslek Kanunu”nun taslağını, her bir öğretim kademesindeki eğitim yöneticilerinin görüşlerinden ve önerilerinden yararlanarak hazırlaması ve Milli Eğitim Bakanlığı’na sunması hayati derecede önemlidir.
Eğitim yöneticilerinin, sendikal anlamda karşılaştığı diğer bir önemli sorun ise “eğitim sendikalarının eğitim yöneticilerinin yönetim işlerinde karşılaştığı zorlukların ve problemlerin çözümünde yardımlarının yeterli ol(a)mamasıdır”dır. Bu çerçevede eğitim sendikalarının eğitim yöneticilerinin görevlerini yapmada kolaylaştırıcı, aynı zamanda karşılaştığı zorlukları ve problemleri çözmede “anahtar rolü” üstlenmesi büyük önem taşımaktadır.
“Eğitim yöneticiliğinin bir meslek olarak görülmemesi” karşılaşılan en önemli sorundur diyebiliriz. Eğitim yöneticisi seçiminin, yetiştirilmesinin ve atanmasının objektif ölçütlere göre yapıl(a)mamasında, eğitim yöneticiliğinin meslek olarak görülmemesi en önemli neden olarak karşımıza çıkmaktadır. Eğer eğitim yöneticiliği bir meslek olarak görülürse, eğitim yöneticilerinin seçilmesi, yetiştirilmesi ve atanması “mesleki standartlar” çerçevesinde ele alınacak ve gerçekleştirilecektir. “Eğitim yöneticiliği Meslek Kanunu”nun çıkması eğitim yöneticiliğinin meslekleşmesi için eğitim yönetiminde tarihi bir adım olacaktır. Eğitim yöneticiliğinin meslekleşmesinde, eğitim yöneticiliği alanında tezli yüksek lisans yapanlardan okul müdürü ve müdür yardımcılarının seçilmesi, doktora yapanlardan ilçe milli eğitim ve il milli eğitim müdürünün seçilmesi atılacak “önemli adım” olarak karşımıza çıkmaktadır.
Eğitim yöneticilerinin, birlikte çalıştığı yönetici ekibiyle ilgili karşılaştığı sorun “birlikte çalıştığı astlarının deneyimlerinin yeterli veya yeterliliklerinin istenilen düzeyde ol(a)maması”dır. Fakat bu sorun, eğitim yöneticisi tarafından aynı zamanda astlarını yöneticilik alanında yetiştirmek için bir fırsat eğitimi olarak görülürse, sorunun çözümü kolaylaşacaktır.
Eğitim yöneticilerinin, öğretmen(ler)le ilgili karşılaştığı en önemli sorun “eğitimin amaçlarını gerçekleştirmeye katkısını en üst düzeye çıkarabilmek için öğretmen(ler)i yeterince güdüleyememesi”dir. Eğitim yöneticisinin öğretmen(ler)i güdülemede, öncelikle öğretmenin kendisini hem yeterli yönetici hem de olumlu kişilik olarak benimsemesini sağlaması gerekmektedir. Aksi takdirde öğretmen(ler), yeterli görmedikleri ve kişiliğini olumlu bulmadıkları eğitim yöneticisiyle iletişimini sağlıklı gerçekleştir(e)meyeceğinden, eğitim yöneticisinin kendisini güdüleme çabalarına olumlu yanıt ver(e)meyebilecektir.
Eğitim yöneticilerinin, yardımcı hizmetlerde (memur, hizmetli, teknik eleman) çalışanlarla ilgili karşılaştığı en önemli sorun “sayıca yetersiz olması”dır. Yardımcı hizmetlerde özellikle “hizmetli” personelde yaşanan sayıca yetersizlik, okulun varoluş nedeni olan eğitim hizmetlerinin gerçekleştirildiği ortamların, nitelikli eğitime uygun getirilmesini zorlaştırmaktadır. Eğitim yöneticilerinin ihtiyaç duyduğu “hizmetli” personelin, üst yönetim tarafından öncelikli olarak sayıca yeterli gelmesi sağlanmalıdır.
Eğitim yöneticilerinin, öğrenci velileriyle yaşadığı en önemli sorun öğrenci velilerinin “okula yeterince destek ol(a)maması” gelmektedir. Bu sorunun çözümünde, eğitim yöneticisinin öğrenci velileriyle olan iletişiminde samimiyeti ve ikna becerisini işe koşması büyük önem taşımaktadır. Özellikle samimiyet ve ikna becerisi, öğrenci velilerinin hem okula destek olmasını benimsetmede hem de yasal olmayan veya eğitim-öğretimin ilkelerine aykırı isteklerinin ol(a)mayacağının anlatılmasını sağlamada çok işe yarayacaktır.
Eğitim yöneticilerinin, öğrencilerle ilgili yaşadığı önemli sorunlar “öğrencileri güdüleyememe”, “akran zorbalığı”, “öğrencilerin okul eşyalarına ve ders araç gereçlerine zarar vermesi” gelmektedir. Eğitim yöneticileri öğrenciyle ilgili sorunların çözümünde, öğrenciyi öncelikle bir “birey” olarak tanımak için çaba göstermesi gerekmektedir. Eğitim yöneticisi tarafından öğrencinin kişilik ve yetişme ortamı açısından çok iyi bilinmesi, öğrenciyle ilgili sorunların çözümünde anahtardır.
Eğitim yöneticilerinin, eğitim kurumlarında fiziki koşullar açısından karşılaştığı önemli sorunlar “eğitim kurumunda fiziksel değişiklik yapmada karşılaşılan bürokratik sorunlar”, “fiziki koşulların nitelikli eğitim öğretim için yeterli ol(a)maması”, “fiziki ortamların iyileştirilmesinde kaynak sorununun yaşanması” gelmektedir. Eğitim yöneticisinin fiziki koşullar açısından en az sorunla karşılaşması için, okulun en başta yapılırken okulun türüne göre projelendirilmesi ve buna uygun yapılması gerekmektedir. Diğer yandan okulun fiziki koşullarının iyileştirilmesine yönelik çabaların, üst yönetim tarafından parasal kaynak açısından zamanında ve yeterli şekilde desteklenmesi büyük önem taşımaktadır.
Eğitim yöneticileri, eğitim-öğretimle ilgili daha çok “eğitim” boyutunda sorunlarla karşılaşabilmektedir. Özellikle eğitim boyutunda öğrenciye istenen kişilik özelliklerinin kazandırıl(a)mamasında yaşanan sorunlar, eğitim yöneticisine asilik, akran zorbalığı, okul eşyalarına ve ders araçlarına zarar verilmesi gibi çeşitli biçimlerde yansıyabilmektedir. Diğer taraftan okulun verdiği eğitim-öğretim hizmetinin değerlendirilmesinde, eğitimden ziyade öğretim ölçütlerinin esas alınması eğitim yöneticilerinin eğitim-öğretimle ilgili karşılaştığı diğer önemli bir sorundur. Eğitim yöneticilerinin eğitim-öğretimle ilgili karşılaştığı sorunların çözümünde, özellikle zorunlu eğitim kademelerindeki okullarda verilen eğitim –öğretim hizmetinde, “eğitim” boyutunun ön plana çıkarılması ve nitelikli hale getirilmesi büyük önem taşımaktadır.
Eğitim yöneticilerinin, denetim boyutunda karşılaştığı en önemli sorun “sorumluluğu olan ders denetimini, denetimin gereklerine uygun ve gerçekçi yap(a)maması”dır. Bunun temel nedeni, eğitim yöneticilerinin diğer sorumluluklarını yerine getirmek için çok fazla zaman harcamasıdır. Bunun sonucunda eğitim yöneticilerinin, gerçekçi ders denetimi yapabilmek için yeterli zamanları kalmadığından, üstünkörü veya gelişigüzel ve aynı zamanda öğretmen(ler)i de tatmin edecek bir ders denetimi yapmak durumunda kalmaktadır. Bu sorunun çözümü için, eğitim yöneticilerinin sorumluluğu olan ders denetimini öncelikli sorumluluk olarak görmesi ve ders değerlendirmesinin gerektirdiği yeterlikleri sürekli olarak geliştirmesi gerekmektedir.
Eğitim yöneticilerinin, hizmet içi eğitimde karşılaştığı önemli sorunlar “hizmet içi eğitim faaliyetlerinin ihtiyaca uygun ve nitelikli eğiticilerle yapıl(a)maması”, “eğitici merkezli hizmet içi eğitimin yapılması”, “hizmet içi eğitimin tatil olarak görülmesi” gelmektedir. Bu sorunların çözümü için öncelikle eğitim yöneticilerinin kendilerinden alınan görüşlere dayalı olarak ihtiyaca yönelik hizmet içi eğitim etkinliklerinin nitelikli eğitimcilerle gerçekleştirilmesidir. Ayrıca hizmet içi eğitim etkinliklerinde, eğitim yöneticilerinin aktif katılımını sağlayan yöntem ve tekniklerin işe koşulması gerekmektedir.
Eğitim yöneticilerinin, finansman boyutunda karşılaştığı en önemli sorun “okul bütçesinin yetersiz olması”dır. Okulun bütçesi giderleri karşılamada yetersiz kaldığından eğitim yöneticileri kaynak arayışına çıkmak zorunda kalmaktadır. Bu sorunun çözümünde devlet bütçesinden Milli Eğitime ayrılan kaynaktan okul(lar)a “yeterli bütçe” verilerek okul giderlerinin karşılanması büyük önem taşımaktadır.
Eğitim yöneticilerinin, eğitim politikasında karşılaştığı en önemli sorun “eğitim sisteminde eğitim yöneticilerini ilgilendiren önemli değişikliklerde görüşlerinin yeterli alın(a)maması”dır. Bu sorunun çözümünde eğitim politikalarının oluşturulmasında, bir eğitim işgöreni olarak eğitim yöneticilerini ilgilendiren karar(lar)ın alınmasında etkin katılımının sağlanması oldukça önemlidir.
Eğitim yöneticileri, akademik anlamda “kendini geliştirecek akademik etkinliklere katıl(a)mama” sorunu yaşayabilmektedir. Bu sorunun çözümünde, eğitim yöneticilerinin kendini geliştirmesini sağlayacak akademik etkinliklere katılmasının özendirilmesi ve desteklenmesi oldukça önemlidir.
Eğitim yöneticileri, sosyal anlamda “eğitim yöneticiliğinin itibarsızlaştırılması”, ekonomik anlamda da “eğitim yöneticiliğinin ekonomik cazibesinin olmaması” sorunlarını yaşamaktadır. Bu sorunun çözümünde, eğitim yöneticiliğinin meslekleşmesinin sağlanması ve eğitim yöneticilerinin ekonomik haklarında iyileştirilmelerin yapılması öncelikli olarak önem taşımaktadır.
Eğitim yöneticileri, eğitim kurumunda öncelikli olarak “okul bütçesi”yle ilgili sorunlar yaşamaktadır. Bu sorunun çözümünde genel bütçeden Milli Eğitime ayrılan paydan okul(lar)a giderleri karşılayacak “yeterli bütçe”nin ayrılması büyük önem taşımaktadır.
Eğitim yöneticileri, üst yönetimle ilgili “üst yönetime ulaşamama”, “üst yönetimle iletişimde kapalılık”, “üst yönetimin yaşanan sorunlara ilgisiz kalması ve çözümünde yeterli destek sağlamaması” gibi sorunlar yaşayabilmektedir. Bu sorunların çözümü için üst yönetimin daha ulaşılabilir ve iletişime açık olması, sorunlara karşı duyarlılık göstermesi, sorunların çözümü için yeterli desteği sağlaması önemlidir.
04 Ekim 2024 14:08
09 Ekim 2024 01:01
01 Ekim 2024 22:48
06 Ekim 2024 21:34
06 Ekim 2024 20:54
01 Ekim 2024 17:29
05 Ekim 2024 13:12
01 Ekim 2024 19:24
09 Ekim 2024 10:39
05 Ekim 2024 19:52